20 Şubat 2012 Pazartesi

Paulo Coelhonun Kaleminden Sevginin Enerjisi

Bir sabah çiftçinin biri manastırın kapısına hızla vurdu. Kapıcı Birader kapıyı açtığında çiftçi ona doğru muhteşem bir salkım üzüm uzattı.

“Sevgili kapıcı biraderim, bunlar bağımdan en iyi üzümler. Lütfen bunları benden bir armağan olarak kabul et.”

“Ya, teşekkür ederim, onları hemen başkeşişe götüreceğim, böylesine bir armağan onu çok heyecanlandıracaktır”

“Hayır hayır. Ben onları sana getirdim”

“Bana mı? Ama ben doğadan böylesine güzel bir armağan almayı hak etmedim ki”

“Ben kapını her çaldığımda sen açtın. Hasat kuraklıktan mahvolduğunda bana bir parça ekmek ve bir bardak şarap verdin. Bu bir salkım üzümü sana getirmek istedim. Çünkü onlar güneşin sevgisinden, yağmurun güzelliğinden ve Tanrı’nın mucizevi gücünden bir parça”

Kapıcı birader üzümleri görebileceği bir yere koydu ve tüm sabah onları hayranlıkla izleyerek geçirdi. Gerçekten çok güzeldiler. Bu nedenle bu armağanı bilgece sözleri onun için daima bir nimet olan başkeşişe vermeye karar verdi.

Başkeşiş üzümlere pek sevindi ama daha sonra keşişlerden birinin hasta olduğunu hatırladı ve düşündü ki: Ona üzümleri vereceğim kimbilir belki de bu üzümler onun yaşamına biraz olsun sevinç getirir.

Fakat üzümler hasta keşişin odasında fazla uzun süre kalamadı. O da düşündü ki: Aşçı birader bana çok iyi baktı yiyeceklerin en iyisini verdi. Eminim bu üzümler onu çok mutlu edecektir. Ve aşçı birader ona öğle yemeğini getirdiğinde keşiş ona üzümleri verdi.

“Bunlar senin için, sen doğa ananın bize verdiği nimetleri yakından tanıyorsun ve Tanrı’nın ürettiği bu üzümlerle ne yapılacağını iyi bilirsin”

Aşçı birader üzümlerin güzelliğinden şaşkına döndü ve yardımcısına onların mükemmelliğine dikkat etmesini söyledi. Üzümler o kadar mükemmeldi ki belki de kimse Kutsal ayinden sorumlu ve manastırdaki çoğu kişinin gerçekten bir aziz gibi gördüğü ayin görevlisi Birader kadar onun kıymetini bilemezdi.

Ayin görevlisi birader üzümleri sırasıyla Tanrı’nın emeğinin yaradılışın en küçük ayrıntısında bile bulunabileceğini anlamasına yardım etmek için en genç keşiş adayına verdi. Keşiş adayı üzümleri aldığında yüreği Tanrı’nın ihtişamıyla doldu. Çünkü daha önce hiç bu kadar güzel bir üzüm salkımı görmemişti. Aynı zamanda manastıra geldiği ilk günü ve ona kapıyı açan kişiyi hatırladı. Bu kapıyı açma yüksek gönüllülüğü onun şimdi mucizelerin değerini bilen bu insan topluluğunun bulunduğu yerde olmasını sağlamıştı.

Karanlık basmadan kısa süre önce üzüm salkımını kapıcı biradere götürdü.

“Ye ve keyfini çıkart zamanın çoğunu burada yalnız başına geçiriyorsun ve bu üzümler sana iyi gelecek”

Kapıcı birader o zaman anladı ki bu armağan gerçekten de ona gelmişti. Her bir üzüm tanesinin tadını çıkardı ve mutlu bir adam olarak uykuya daldı. Bu şekilde çevrim tamamlandı; sevginin enerjisiyle ilişkide olanların daima çevresini saran mutluğun ve sevincin çevrimi.
Paulo Coelho ~Zâhir...

4 yorum:

  1. gerçekten çok güzel.ama coelho ya kırgınım biraz :)

    YanıtlaSil
  2. edebiyattan çok,popüler kültüre kayıyor yazdıkları.yani yeteneğini popülerlik için harcıyor,oysa edebiyat konusunda çok ileri gidebileccek birisi,bu yüzden :)

    YanıtlaSil
  3. Edebiyat konusundaki yeteneği tartışılmaz ama zamanla değişiyor demek ki yazmak istedikleri..

    YanıtlaSil